7 Şubat 2013 Perşembe

Şöhret ateşten göynek

Bugün okulda ders arası bir grup arkadaş oturuyorduk. İçlerinden biri "Mehmet Bey şöyle şöyle dedi" diye bir cümle kurdu. Ben de döndüm sordum: "Mehmet Bey kim ola ki?" dedim.
Meğer muhterem, bizim okulun 15 gün evvel değişen yeni müdürüymüş.

 Ünlü olmak böyle bir şey işte şekerim. Herkes seni tanır ama sen kimseyi tanımazsın. Mukadderat.

Malbora/ 1944

Dayımgiller candır.

Zenginlik belalı bir işmiş arkadaş

Yolda 10 lira buldum bugün. Resmen başıma bela oldu o on lira. Önce camiye vereyim diye düşündüm. Sonra yok okulun daha çok ihtiyacı var diye düşünüp, okula vereyim dedim. Acaba emniyete mi götürüp teslim etsem dedim. Komik olur deyip ondan da vazgeçtim. Geri dönüp bulduğum yere bırakayım dedim, feci rüzgar vardı, bu bir işe yaramayacaktı. En son gidip bir paket sigara aldım kendime. İyi ki çok zengin değilim, kafayı yerdim herhalde.

Türk kadını asildir

Tam otogardayìm çok sevdigim bir dostum aradı. hani geçen istihare mevzusunda bahsetmiştim. Kocası ona bu akşam evi otel olarak kullandìgını ifade etmiş. On dakika sürmemiş karìsından çay istemiş ipne. Bizim kız cevabı yapıştirmış: Ara resepsiyonu
getirsinler!

Türk kadını candır.

Bence

Gözlemlerime göre varlıklı ailelerin dağılma olasılığı, fakir insanlarınkinden çok daha fazla. Fakirler "ulan başımıza bi şey gelirse sıçarız" korkusuyla birbirlerine kenetleniyorlar. Diğerleri ise ne de olsa para her sorunu çözer mantığıyla aidiyetten uzaklaşmakta bir beis görmüyorlar.
 Fakirlik her zaman kötü bi şey değildir.

Fakirlik mutluluk korelasyonu

Tarsus' ta ablamla pazara gittik bi gün. Fakir bir kadın hemen önümüzde soğan alıyordu. Kadın esnafa döndü ve dedi ki:
"Küçük soğan var mı? Çocuklar yemeğin yanında  kırıp yemeyi çok seviyor da"
Aklıma, sofrasında bin bir çeşit olan ama hiçbirinin tadına bile bakmayıp neskuikli toplarla öğün atlayan, annelerin elinde kaşıkla peşinden koştuğu şımarık çocuklar geldi.
Fakirlik mutluluktur çoğu zaman...
 

Dahiler uyur

Çok uyuyorum diye üzülüyordum. meğer Aynştaydan da günde on saatten az uyumazmış. Ha, bu saatten sonra benden bir dişi Aynştayn çıkmaz ama en azından kendimi suçlamaktan vazgeçebilirim. Stop.

5. kat

Bugùn İzmir'de bir genç kız daha intihar etmiş. Beşinci kattan uzaya uzamış. Hiç dikkat ettiniz mi bilmem, bu eylemde beşinci katın bir laneti var.Nilgün Marmara da beşinci kattan atmıştı kendini.Hatta bir şairin bir dizesinde de geçiyordu bu:
"neden küçük bir gülümseme için
büyük espriler gerekli bize
ve neden cinnet besinci kattayken yakalar insanı?

 (K. İskender)"

İşte tedirginim beşinci katta oturmaktan. Beşinci kat, cinnete neden bu denli yakındır sanki?